26 Mayıs 2015 Salı

BİR İNSANI KIRMAK



Bir insanı kırmak… Ne kadar kolay söyleniyor, hatta uygulanıyor, değil mi? Her zaman duyarız yıkmak kolay, yapmak zor diye ama ne yazık ki iş uygulamaya gelince unuturuz bu klasik deyişi.
Ben de bugün bir dostu incitmişim derinden. “-mişim” dedim çünkü bilinçli bir şekilde yapmadım, sonradan fark ettim. Onun yüzündeki hüznü, dilindeki sitemi görüp kalbindeki acıyı hissedince anladım. Ne desem bilemedim çünkü yanlış anlaşılmıştım, kendimi yanlış anlatmıştım. Bir şeyler geveledim de başarılı olamadım; yazarın dediği gibi cam kırıkları gibidir bazen kelimeler; ağzına dolar insanın. Sussan acıtır, konuşsan kanatır.
 Dediğim gibi zordur yapıcı olmak, yıkmak kolayken ve nedense insan da kolayı seçer farkında olarak veya olmadan. Ben de belki kolayı seçtim düşünmeden konuşarak, lafın nereye gideceğini hesaplayamayarak. “Dal rüzgârı affetmiştir ama kırılmıştır bir kere.” diyeceğinizi bile bile af diliyorum kendisinden. Oğuz Atay’ın dediği gibi “İyi geçinmek iki kişinin kusursuz olmasıyla değil, birbirlerinin kusurlarını hoş görmesiyle olur!    Hakan TOKDEMİR