Canım Annem,
Yine kapıya dayandı anneler günü,
sanki diğer günlerde anneler bir kenara atılıyormuş gibi. Benim içinse sensiz
ikinci anneler günü özelliğini taşıyor.
Seni sonsuzluğa uğurlayalı 21 ay
olacak neredeyse. Dile kolay, kalbe zor bir zaman dilimi. 39 senesini seninle
geçirdikten sonra 2 sene bile sensiz ne kadar zor tahmin edemezsin. Daha dün
gibi anımsıyorum tüm yaşadıklarımızı. Ara ara açıp bakıyorum albümlere. Ne çok
anı biriktirmişiz seninle; çoğu hüzünlü, kimi mutluluk dolu, kimi komik.
Yıllar yıllar önce henüz ikimiz de
gençken, hayat bize daha ağır darbelerini henüz vurmamışken ne eğlenirdik
birlikte, ne kahkahalarla çınlatırdık etrafımızı. Artık hepsi mazide kalmış
gibi görünse de benim için sen hep şu anımda yaşıyorsun ve geleceğimde yaşamaya
devam edeceksin. Ben seni her düşündüğümde bir yandan gözlerim doluyor bir
yandan da yüzümde kocaman bir gülümseme beliriveriyor.
Sevgili annem, dünyayı bir yıldan
fazla süredir bir salgın kasıp kavuruyor. Senin de ömründe hiç görmediğin
türden bir hastalık. Milyonlarca insan yaşamını yitirdi, evlere tıkılmak
zorunda kaldık ve yaşam biçimimiz çok değişti. Bazen iyi ki bu günleri görmedin
diyorum çünkü zaten son yıllarda iyice bunalmıştın, keyfin hiç yoktu; bir de bu
kısıtlamalarla iyice yorulurdu zaten ömrün boyunca hırpalanmış kalbin.
Torunun gayet iyi maşallah. Bıcır
bıcır konuşuyor, ne sözler ettiğini keşke duyabilseydin, bizi her seferinde
hayrete düşürüyor. Merak etme, seni hiç unutmadı, özellikle onu güldürmek için
çubuk kraker yiyişini hep anımsatıyor bana.
Beni sorarsan gayet iyiyim, eğitim
uzaktan devam ediyor. Kızımla bol bol vakit geçirmeye çalışıyorum. Onun
büyümesinin her anında yanında olmak ve elimden geldiğince bir şeyler öğretmeye
çalışmak için sürekli çabalıyorum. Artık önceliğim kızım. Şimdi daha iyi
anlıyorum bir ebeveyn olmanın ne demek olduğunu.
Geçen sene de paylaştığım bir söz
düşüyor aklıma: “Seni dünyada koşulsuz seven tek varlık annedir; diğer insanlar
seni ‘çünkü’lerle sever, anne ise ‘rağmen’lerle.”. Ne kadar da doğru olduğunu
yaşadıkça daha iyi anlıyorum. Seni ne kadar kırsam da sen hep beni affettin,
karşılık beklemeden, hesap kitap yapmadan. Hakkını asla ödeyemem canım annem.
Mektubuma burada son verirken seni
çok ama çok özlediğimi bir daha belirtmek istiyorum canım annem. Keşke
sözcükler yetse özlemimi ifade etmeye ama ne yazık ki kifayetsiz kalıyor onlar
da. Mektubumu bitirdiğim gibi keşke sana olan özlemimi de sonlandırabilsem ama
bu asla mümkün değil, gerçi seni özlemekten de vazgeçmek istemem, o da ayrı bir
konu. Huzur içinde uyu güzel kızımın biricik babaannesi, annelerin en güzeli.
Seni her zaman sevgi ve saygıyla anmaya devam edeceğim. İyi ki benim annemsin,
iyi ki seninle bir ömrün uzun bir zamanını geçirebilmişim. Seni sonsuza kadar
sevecek oğlundan en derin saygılarla!