Biricik Annem,
Zaman ne de hızlı akıyor, şöyle bir
bakıyorum da takvime neredeyse üç yıl olacak sensiz ama seninle. Benim üçüncü
anneler günüm olacak sana sarılmadan, sesini bile duymadan.
Evet, zaman bazı şeyleri gerçekten kolaylaştırıyor
ama kalbimin derinliklerinde sana olan sevgimi hiç azaltamıyor. Evin önünden
geçerken, öğle aralarımda telefonu elime aldığımda, Öykü’mle bizim oradaki her
parka gidişimde hep bir burukluk çöküyor yüreğime.
Seni sonsuzluğa uğurlayalı 33 ay olacak
neredeyse. Dile kolay, kalbe zor bir zaman dilimi. 39 senesini seninle
geçirdikten sonra 3 sene bile sensiz ne kadar zor tahmin edemezsin. Daha dün
gibi anımsıyorum tüm yaşadıklarımızı. Ara ara açıp bakıyorum albümlere. Ne çok
anı biriktirmişiz seninle; çoğu hüzünlü, kimi mutluluk dolu, kimi komik.
Yıllar yıllar önce henüz ikimiz de
gençken, hayat bize daha ağır darbelerini henüz vurmamışken ne eğlenirdik
birlikte, ne kahkahalarla çınlatırdık etrafımızı. Artık hepsi mazide kalmış
gibi görünse de benim için sen hep şu anımda yaşıyorsun ve geleceğimde yaşamaya
devam edeceksin. Ben seni her düşündüğümde bir yandan gözlerim doluyor bir
yandan da yüzümde kocaman bir gülümseme beliriveriyor.
Sevgili annem, dünyayı iki yıldan
fazla süredir kasıp kavuran salgından biz de nasibimizi aldık ama merak etme,
iyiyiz.
Torunun gayet iyi maşallah, bu sene
kreşe başladı. Bıcır bıcır konuşuyor, ne sözler ettiğini keşke duyabilseydin,
bizi her seferinde hayrete düşürüyor. Merak etme, seni hiç unutmadı, özellikle
onu güldürmek için çubuk kraker yiyişini hep anımsatıyor bana. Birlikte ara
sıra fotoğraflarına bakıyoruz.
Beni sorarsan gayet iyiyim. Kızımla
bol bol vakit geçirmeye çalışıyorum. Onun büyümesinin her anında yanında olmak
ve elimden geldiğince bir şeyler öğretmeye çalışmak için sürekli çabalıyorum.
Artık önceliğim kızım. Şimdi daha iyi anlıyorum bir ebeveyn olmanın ne demek
olduğunu.
İki senedir paylaştığım bir söz
düşüyor aklıma: “Seni dünyada koşulsuz seven tek varlık annedir; diğer insanlar
seni ‘çünkü’lerle sever, anne ise ‘rağmen’lerle.”. Ne kadar da doğru olduğunu
yaşadıkça daha iyi anlıyorum. Seni ne kadar kırsam da sen hep beni affettin,
karşılık beklemeden, hesap kitap yapmadan. Hakkını asla ödeyemem canım annem.
Mektubuma burada son verirken seni
çok ama çok özlediğimi bir daha belirtmek istiyorum canım annem. Keşke
sözcükler yetse özlemimi ifade etmeye ama ne yazık ki kifayetsiz kalıyor onlar
da. Mektubumu bitirdiğim gibi keşke sana olan özlemimi de sonlandırabilsem ama
bu asla mümkün değil, gerçi seni özlemekten de vazgeçmek istemem, o da ayrı bir
konu. Huzur içinde uyu güzel kızımın biricik babaannesi, annelerin en güzeli.
Seni her zaman sevgi ve saygıyla anmaya devam edeceğim. İyi ki benim annemsin,
iyi ki seninle bir ömrün uzun bir zamanını geçirebilmişim. Seni sonsuza kadar
sevecek oğlundan en derin saygılarla!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder